*****hakan******binmiş*****
  ödev
 

                                                                      
Sindirim

büyük moleküllü besin içeriklerinin hücrelerimizin kullanabileceği kadar küçük
moleküllere dönüştürülmesidir. Öyleyse vücudumuzda sindirim nasıl Gerçekleşir?
Besinlerin hücrelerimiz tarafından kullanılabilecek kadar küçük parçalar bölerek
kana geçişini sağlamak sindirim sisteminin
görevidir.

Sindirim çiğnemeyle başlar. Besinlerin çiğneme ve kas hareketleriyle küçük
parçalara ayrılması mekanik sindirimdir. Besinlerin
enzim adı verilen bazı salgılar yardımıyla parçalanmasına ise
kimyasal sindirim denir.



Sindirim:
Büyük moleküllü besin maddelerinin, sindirim sistemi organlarında
parçalanarak, kana geçebilecek hale gelmesine sindirim denir.

Büyük moleküllü besin maddeleri:

Karbonhidratlar
------------------>Glikoz

Proteinler
------------------>Amino asit

Yağlar
------------------>Yağ asidi+ gliserol (gliserin)

Şeklindeki küçük moleküller haline gelerek kana geçerler.



Sindirim faaliyetleri iki çeşittir: Mekanik sindirim ve Kimyasal sindirim



1) Mekanik Sindirim: Besinlerin sindirim enzimleri
kullanılmadan, yalnızca fiziksel olarak – dil, diş, mide, bağırsak hareketleri
sayesinde- parçalanıp, küçük parçacıklar haline getirilmesidir. Yani besinlerin
kesilmesi, parçalanması, mide ve bağırsaklarda salgılanan sular sayesinde boza
kıvamına getirilmesidir.

2) Kimyasal Sindirim: Parçalanmış ve sulandırılmış
besinlerin enzimler yardımıyla ( tükürük, mide ve bağırsak öz suları, pankreas
ve karaciğer salgılarıyla) kimyasal değişime uğrayıp, yapı taşlarına
parçalanmasına denir. Kimyasal sindirimde mutlaka enzim ve su kullanılır.










Ağız:
Besinlerin mekanik sindirimi çiğneme ile gerçekleşir.
Karbonhidratların kimyasal sindirimi ise tükürük içerisinde bulunan enzimler
sayesinde başlar.

Yanaklar, dudaklar, küçük dil ve
damak tarafından çevrilmiş boşluktur. Ağızda dişler, dil ve tükürük bezleri
bulunur.

a)Dişler: Dişler besinleri parçalayıp öğüterek mekanik sindirimi
başlatır. Yetişkin bir insanda 32 tane diş bulunur. Bir dişe dıştan bakıldığında
taç, boyun, kök olmak üzere üç kısım vardır.

Taç: Dişin dıştan görünen, beyaz kısmıdır. Mine ve dentin tabakaları buradadır.

Boyun: Taç ile kök arasındaki, diş etlerinin sarıldığı kısımdır.

Kök: Dişin çene kemiğine yerleştiği kısımdır.

Not: Dentin (fildişi ) tabakasının içinde diş özü bulunur ve canlıdır. Mine
tabakası, sıcak, soğuk ve sert şeylerden çatlar. Bu çatlağa yerleşen mikroplar
dişin çürümesine yol açar. Çürük, diş özüne ulaşırsa ağrı yapar.

b) Dil: Ağızda lokmayı çeviren ve dişlere sevk eden kısımdır. Çizgili
kastan yapılmış olup, üzerinde tad alma hücreleri vardır. Dil, aynı zamanda
konuşma organımızdır.

c) Tükürük Bezleri: Tükürük bezleri yüz kasları arasına yerleşmiş, üzün
salkımı şeklindeki bezeler olup, tükürük salgılar. Tükürük, çoğu sudan ibaret
olan bir sıvıdır. İçerisinde mukus, amilaz (pityalin) enzimi ve madensel tuzlar
bulunur.

Tükürük bezleri üç tanedir: 1- Kulak altı 2- Dil altı 3- Çene altı. Kulak altı
bezlerinin iltihaplanması kabakulak hastalığıdır.




Yutak: Besinlerin ağızdan yemek borusuna iletilmesini sağlar.Yutakta
sindirim olmaz.



Yemek Borusu: Besinleri yapısında bulunan kaslar yardımıyla mideye
iletir.Yemek borusunda sindirim gerçekleşmez.
Mide:
Besinlerin mekanik sindirimi, midenin kasılıp gevşeme hareketi ile
devam eder. Kimyasal sindirim ise mide öz suyu içinde bulunan mide asidi ve
enzimler tarafından gerçekleştirilir. Böylece, besinler parçalanarak küçük
moleküller hâline getirilmiş olur. Proteinlerin sindirimi midede başlar.

Mide, karın boşluğunun sol
tarafında, diyaframın altında yer alan, çaydanlık biçiminde bir torbadır. Mide,
üst taraftan mide ağzı (kardia kapakçığı ) ve alt taraftan mide kapısı (pilor
kapağı) ile on iki parmak bağırsağına bağlanır.

Midenin yapısı üç tabakadır: en dışta zar (periton) , ortada kas, en içte ise
mukoza tabakaları bulunur.

Midenin en içindeki mukoza tabakasında bulunan mukoza hücreleri, şekil
değiştirerek mide bezlerini oluşturur. Mide bezleri önemlidir çünkü mide öz suyu
salgılarlar.

Mide öz suyunda; hidroklorik asit (HCl), pepsin enzimi ve lap enzimleri bulunur.


*Hidroklorik asit hem diğer enzimlerin etkinliğini
artırır, hem de besinlerle gelen mikropları öldürür. Midemiz bu asitten
etkilenmez çünkü mukoza tabakasının ürettiği mukus mide çeperini korur. Aksi
halde mide delinir ve ülser oluşur.

*Ayrıca mukus sayesinde ve mide kaslarının hareketi sayesinde mideye gelen
besinler yumuşar. Bu da midede gerçekleşen mekanik
sindirimdir
.

*Proteinlerin kimyasal sindirimi ilk olarak midede
gerçekleşir
. Mide öz suyu, pepsin ve lap enzimleri sayesinde proteinler
yapı taşlarına ayrılmaya başlar.

Midede sindirim besinlerin çeşidine göre 1- 4 saat sürer. Bu süre içinde mide
alt kapısı pilor, ara ara açılarak besinlerin, ince bağırsağın on iki parmak
bağırsağı kısmına aktarılması sağlanır.

İnce Bağırsak: Yağların kimyasal sindirimi burada başlar. İnce bağırsağa
gelen pankreas öz suyu ile yağların, karbonhidratların ve proteinlerin sindirimi
tamamlanır. B esinler ince bağırsakta en küçük moleküllerine kadar parçalanır.
Bu moleküllerin ince bağırsaktan kan damarlarına geçmesi olayına emilim adı
verilir. İnce bağırsak, sindirim sistemimizin en uzun bölümüdür.

İnce Bağırsak
7- 8 m. Uzunluğunda, 2–3 cm genişliğinde olup, mide kapısından sonra
gelen kısımdır. Yapısı mide gibi üç katlıdır: En dışta periton ( zar), ortada
kaslar, en içte bağırsak epiteli bulunur.

Onikiparmak bağırsağı: İnce bağırsağın mide ile
birleşen ilk kısmına onikiparmak bağırsağı denir. ( ilk 20 -25 cm’lik

kısım) . Kıvrımlı bir yapıya sahiptir. İnce bağırsağın en önemli kısmıdır.
Buraya karaciğerin safra salgısı (koledok kanalı ile) ve pankreasın sindirim
enzimleri (virsung kanalı ile ) boşaltılır.

*Onikiparmak bağırsağında karbonhidrat, protein ve
yağların sindirimi gerçekleşir
. Yağların sindirimi, karaciğerden gelen
safra salgısının etkisiyle ilk kez burada başlar. (
safra bir enzim değildir. Yağları yapı taşına ayırmaz, yağ damlacıklarına
dönüştürür.)

Onikiparmak bağırsağından sonra gelen ince bağırsağın diğer kısımları kıvrımlar
yaparak uzanır. İnce bağırsağın iç yüzeyinde salgı bezleri ile villus denilen ve
sayıları 5 milyonu bulan tümürler vardır.

Salgı bezleri, karbonhidrat, protein ve yağların sindirimini sona erdirecek
enzimler üretir. Kimyasal sindirim ince bağırsakta son
bulur
. Villuslar sayesinde ise emilim yüzeyi artmış olur ve
sindirilmiş besinlerin emilimi kolaylaşır.



İnce Bağırsağının Görevi:
Ağızda kısmen sindirilmiş karbonhidratlar ile midede kısmen sindirilmiş
proteinlerin ve sindirimi henüz başlamamış olan yağların sindirimini
gerçekleştirmek ve tamamlamaktır. Diğer görevi ise, villuslar sayesinde
sindirilen besinlerin emilmesini ve böylece kana karışmasını sağlamaktır.



Böylece şimdiye kadar anlattığımız süreçte:

Proteinler
-------------->amino asitlere

Karbonhidratlar -------------->glikoza

Yağlar
-------------->yağ asidi ve gliserin ( gliserol) e dönüştürülmüş olur.

Su, mineraller ve vitaminler sindirime uğramazlar.


Kalın Bağırsak: Besinler içerisinde kalan su, kalın bağırsak tarafından
emilir. Atık maddeler ise sindirim sisteminin son bölümü olan anüse gönderilir.



Kalın Bağırsak İnce bağırsaktan anüse
kadar yaklaşık 6 cm çapında, 1,5 m uzunluğunda bir borudur. İnce bağırsakla
kalın bağırsağın birleştiği yerde kör bağırsak bulunur. Kör bağırsaktan çıkan
parmak şeklindeki uzantıya apandis denir. Apandisin iltihaplanmasına ise
apandisit denir. Kalın bağırsağın dışa açılan
kısmına anüs denir. 




Boşaltım sistemi











Deri
Vücudumuzdan suyun ve tuzun fazlasını terleme yoluyla dışarı atar.Aynı zamanda
bu sayede vücut sıcaklığı da korunmuş olur.

Akciğerler
Kan içindeki karbon dioksiti ve suyu soluk verme esnasında vücut dışına
atar.

Karaciğer
Proteinlerin sindirilmesi sonucunda oluşan zehirli bir maddeyi, daha az
zararlı olan üreye dönüştürür.

Kalın bağırsak
Su, safra ve besin atıklarının dışkı şeklinde vücuttan atılmasını sağlar.


Böbrekler
Kan içindeki zararlı atıkları ve üreyi süzerek idrar şeklinde vücuttan
uzaklaştırır.

 
  Bugün 3 ziyaretçi (8 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol